Adana Demirspor Maçı Sonrası Uğur Dündar ve Ali Koç’tan Tarihi Sözler

Fenerbahçe, Ali Palabıyık’ın Adana Demirspor maçındaki idaresi sonrası harikulâde toplantı yapma kararı aldı. Ali Palabıyık’ın maçın önüne geçen idaresinin akabinde Fenerbahçe’nin fevkalâde toplantısından çıkacak kararlar merak konusu. İşte toplantıda anbean yaşananlar…

Kalamış Faruk Ilgaz Tesisleri’nde düzenlenen Fenerbahçe Yüksek Divan Heyeti Toplantısı başladı. Düzenlenen toplantıya Fenerbahçe Lideri Ali Koç, Fenerbahçe Yüksek Divan Heyeti Lideri Uğur Dündar, Yönetim şurası üyeleri ve yüksek divan konseyi üyeleri iştirak gösterdi. Yüksek divan heyeti üyelerinin ağır iştirak gösterdiği görüldü.

İlk olarak Laf Meydan Fenerbahçe Kulübü Yüksek Divan Konseyini Lideri Uğur Dündar, şu sözleri kullandı:

“Fenerbahçe’nin operasyona Olağan tutularak 3 puanımızın gasp edilmesi her Fenerbahçeli üzere benim yüreğimde de Başkaldırı hisleri oluşturdu. Bunun nedenlerini Fazla düşündüm. Bana nazaran neden ortada, 3 Temmuz’da Fenerbahçe’miz hangi nedenle kumpasa gaye olduysa bu dönem başlangıcından beri Türlü teşebbüslerle puanlarımız gasp edilmeye başlandı ve Fenerbahçe amaç tahtasına oturtuldu.

Fenerbahçe dendiğinde akla Cumhuriyet ve Atatürk gelir. Futyol sisteminin içinde 3 Temmuz’daki birtakım kalıntılar, Cumhuriyetin 100. yılında Atatürk’ün Cumhuriyeet’in Fener’ini yaymasını ve şampiyonluk parıltısının bütün Türkiye’ye yayılmasını istemiyorlar. Bu yüzden Fenerbahçe’yi durdurmaya çalışıyorlar. Kadromuz dönem başından beri en heyecan verici futbolunu sergilediği bir geceyi yaşadık.

Yönetimimizin ardında her zamankinden daha Çok durmalıyız. Ya Tüm olacağız ya da gaye tahtasının ortasında durup Türlü taarruzlara uğrayacağız. 3 Temmuz’da ne yaptıysak bugünden itibaren de birebir gücü göstermeliyiz.

“Çeşitli provokasyon yapmak isteyecekler. Ülkemizin seçim sürecine girdiği için bu provokasyonlardan Irak durmalıyız. Bugün liderimiz Ali Koç tarihi bir konuşma yapacak. Uğradığımız haksızlıkları hiç kimsenin itiraz edemeyeceği formda açıklayacak.”

Bütün kumpaslara, puanlarımızı gasp etme eforlarına, Aleni açık yapılan şuurlu operasyonlara, Fenerbahçe’ye karşı her türlü teşebbüse Karşın hiçbir Sıkıntı Cumhuriyetin 100.yılında Fenerbahçe’mizin şampiyon olmasını engelleyemeyecek. Kafi ki buna inanalım. Tribünlerimizde Biricik sesle Fenerbahçe’mizin gerisinde duralım.

Fenerbahçe genel Sekreteri Burak Kızılhan ise kürsüye gelerek şu sözleri kullandı:

“Bugün bizim için farklı bir gün. bütün gündemlerden Müstakil bir yüksek divan heyeti toplantısı gerçekleştireceğiz. Heves dolu çalışma sürecimiz vardı. Ancak perçembe günü Adana’da yaşananlar, bizi bütün bu odaklardan uzaklaştırdı. Fenerbahçe’nin Türk sporu ismine konuşma günü değil. Bugün Fenerbahçe’nin yarıştan koparılmak için nelere maruz kaldığını konuşma günü. Fenerbahçe’ye her Ocak, Şubat ayında yapıldığı üzere bilerek yarıştan koparılması ismine yapılanı bir Defa daha gördük.

Perşembe akşamı yaşananlar Fenerbahçe’ye atak niteliğindeydi. 11-12 yılda yapılanlara rapmen yatırım yapmaktan, Türk sporuna katkı sağlamaktan vazgeçmedik. FETÖ kulübümüze kumpas kurmaya çalıştı. Fenerbahçe’yi ele geçirip Fener’i söndürerek ülkeye bildiri vermek istendi. Devletin kılcal damarına sızarak hakim, polis, savcıları saldırdı. reis ve yöneticilerimiz mahpusa atıldı, biz Geri adım atmadık. Otobüsümüze ölmemiz için kurşun sıkıldı. bütün bunları Fenerbahçeliler dışında kimse sorgulamadı. Kimi bölümlerin bizimle çabası ve savaşları nihayet bulmadı. Biz ise kurum hedefimizden prensip ve değerlerimizden vazgeçmedik. Cuhmuriyete sıkı sıkıya bağlı olarak çabamıza devam ettik.

Anlık çıkarlar ve menfaatler için Türk futbolunu bitirme noktasına getirdiler. Doymadınız mı, bu düşmanlık ne için? Bugün bu kürsüde yapılması gerekenleri, sizlerin neler istediğinizi duymak ve karar almak istiyoruz. önce sizi dinleyeceğiz, sonra kenetlenip Gerekli adımları atacağız. Kurulduğu günden beri hakkını yalnızca Aka uğraş ile elde etmiş bu kulübün karşısında yalnızca sizin desteğinize gereksinimi var. Kırgınlıkları bir kenara bırakın. Yeterlilik ve doğruluk kazanacaksa inanın bunu Fenerbahçe başaracak.

Öte yandan tekrar Laf Meydan Fenerbahçe Kulübü Yüksek Divan Konseyini Lideri Uğur Dündar, “Ali Palabıyık ve bütün takımı hakkında Fenerbahçe Gönüllüleri Derneği Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na kabahat duyurusunda bulundular. Ali Palabıyık’a davette bulunmak istiyorum. Hukuksal süreç nasıl devam eder bilmiyorum ancak Fenerbahçe topluluğundan özür dilemeli ve düdüğünüz asmalıdır. bütün Fenerbahçeli avukatların ellerinden geleni yapacağından en küçük bir Kuşku duymuyoruz.” dedi.

Fenerbahçe kongre üyelerinden Yavuz Kayral, toplantıda Aka alkış Meydan bir konuşma yaptı. Kayral, siyasetin futbolun tabanına kadar girdiğini söyledi. Kayral, “42 yıldır bu kürsüye birinci sefer çıkıyorum. Bıçak kemiğe dayandı denir, artık bıçak kemiğe dayanmadı, kemiği kesti artık. Ben yıllar Evvel bir tiyatro oynanıyor dedim ancak artık yeni yeni ayrım ediyor beşerler. Hiçbir şeyin değişeceğini düşünmüyorum. Bugün Türkiye’yi yöneten sistem ve durum buna uygun değil. Zira amiyane tabirle Siyaset bu işin tabanına kadar girmiş durumda. Ankara’da dönen Tüm dümenleri biliyorum” dedi.

Kayral, öteki bütün kulüplerin ele geçirildiğini savunarak, “Tüm bu olanların sebebi ulu liderimiz ve cumhuriyete bağlılığımızdır. Herkes neyin ne olduğunu biliyor, lisana getirilmiyor. reis birinci gelince dedim. Liverpool’un en âlâ 5 oyuncusunu getirin. Klopp’u getirin. Bizi Yine şampiyon yapmazlar dedim” diye konuştu.

“Yeni bir terör örgütü mü kurdunuz?”

Kayral’dan sonra kürsüye gelen bir Öbür Üye Ahmet Bulut da çarpıcı bir konuşma yaptı. reis Ali Koç’tan artık Fazla farklı bir reaksiyon vermesini isteyen Bulut, “Biz bir terör örgütünü devirdik. Yeni bir örgüt kurdunuz da haberimiz mi yok? Onu da deviririz. Kimsiniz siz? Liderim artık kâfi. Bugün farklı bir şey söyleyin, biz de ardınızdan gidelim” diye konuştu

Kürsüyü alkışlarla gelen Fenerbahçe Kulübü Lideri Ali Koç, birinci olarak kayak yaparken düşüp yaralanan oğlu Kerim Rahmi Koç için kendisine iletilen iletilere teşekkür ederek konuşmaya başladı.

Koç, “Sayın Dursun Özbek’e teşekkür ediyorum. Oğlum için geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Arayan, ileti atan herkese teşekkür ediyorum. Oğlum yalnızca bileğini kırdı. Durumu yeterli. Perşembe ameliyat oldu, dün maça geldi. Dayanaklarınız için teşekkür ederim.”

Konuşmasına devam eden Ali Koç, şu sözleri kullandı:

“Şu Lahza bir dönüm noktasındayız ve daima birlikte gerçek kararları vermek zorundayız. Bugün bir maçı konuşacağız ancak yalnızca bu maçı konuşmayacağız. Bu maç bardağı taşıran nihayet damlaydı. Şampiyonluk adayları ortasında en Fazla Kırmızı Meydan ekibiz. Ne idare, ne hoca sesini çıkarmadı.

Bize yapılan operasyon şubat ayında yapılıyor. Ersun Yanal devrinde şampiyonluğun en Aka adayıyız. Ondan sonra 7 maçta 21 puanın 18’ini kaybediyoruz. Bu hayatın olağan akışına bile alışılmamış. Önümüzde 2 yol var. İkisini de Yönetim olarak oyladık. Karar 11-3 çıktı. Bu yollardan birazdan bahsedeceğiz. Bir 90 dakikalık maçta hakemin, Yardımcı hakemlerin hatta VAR’ın maçın sonucunu etkileyecek bu kadar Çok yanlışın olduğu Öbür bir maç yoktur ve ne hikmetse hepsi Fenerbahçe aleyhine gerçekleşmiştir.

Geçtiğimiz haftanın hakem atamalarını eski MHK yapmıştır. Bizden sonrası tufandır mantığıyla bizim maça atanmaması gereken şahıs en kritik maça atanmıştır. Uygun ki bu MHK gitmiştir. Mert Hakan’ın golü bize nazaran, yüzde Çehre gol. Yok ele çarpmış, şöyle olmuş. Velev ki Mert Hakan’ın eline değiyor. Mevcut görüyor, ne hikmetse sonrakini görmüyor. Görmek istemiyorlar. Ne Tuhaf ki bu durumda bir Tane rakip oyuncu itiraz etmiyor.

Ndiaye’ye diye bir oyuncu var. Bu oyuncuya hakem harikulâde bir tahammül gösterdiği için atılması gereken maçı atılmadan tamamladı. Olağan koşullarda yaptığı ihlallerden Dolayı maçı bitirmesi Laf konusu bile değildi. Bu maçta yaşananlar olacak Amel değil. Düşünsenize bu maçta yaşananlar malum rakibimizde yaşansaydı neler olurdu?

Onyekuru’nun Altay’a yaptığı net sarı karttır. Aslında rakibimiz bu maçın birinci yarısını 9 şahıs bitirmesi gerekirdi. 9 şahıs bitirmesi gereken maçı kimse kart görmeden bitirdi.

Miha Zajc’ın nihayet dakika durumu, yarı penaltı noktası. fakat vermiyor, vermiyor değil; veremiyor! Belhanda zıplıyor, topa müdahalesi bile yok. Direkt olarak Samet’i düşürüyor. Daha durum bitmeden hakem devam diyor. Burada yaşananlar bir hakem kusuru değildir.

1 konum değil ki, 2 değil ki, 3 değil ki, 4 değil ki… Hepsi bir maçta yaşanıyor bunların. Hakem 17 numaraya tahammül gösteriyor. Bir sarı kart gösterse oyuncu aklını başına alacak. Bunlar hakem kusuru değildir. ‘Ya Fenerbahçe nihayet dakikada gol atarsa’ içgüdüsüyle vermiyor faulü. Fenerbahçe 3 puan alır içgüdüsü var.

Ligimizin en centilmen hocalarından Jorge Jesus’a sorduk ne dedin hocam diye ? ‘Faul, faul, içeride de değil dışarıda. neden faulü vermiyorsun?’ dedim diyor. Çat Kırmızı kart. Baksanıza ne kadar Aka keyifle yaptı. Bu Dost emekli olduğunda özgeçmişine ben Jorge Jesus’u attım yazacak.

Biz palavradan eşitlik istemiyoruz. Herkese uygulanacak gerçek bir eşitlik bizim için kâfi.

Artık ciğerini bildiğimiz kimi medya mensupları ‘Fenerbahçe mağduru oynuyor’ diye yazmaya başlamıştır. Levent Tüzemen diye bir adam var. Pardon, bir basın mensubu var. Bunun mesleğini icra etme hali kayıtsız kuralsız objektif olmadan, bir grubun çıkarları için hizmet eden 5-6 isimden biridir.

Bugün, ‘Siz Ali Palabıyık’ı destekliyordunuz, ne oldu?’ falan yazmış. Biz o denli değiliz Sayın Tüzemen. Başınız ne kadar basar bilmiyorum fakat… Ben o konuşmada Ali Palabıyık ve Yasin Kol için konuştum. Alanya maçında iki ekip içinde yanılgılı kararlar verip, aylarca maç alamadı. Bu türlü uzun cezalar verince öbür Tüm hakemlerin performansı etkileniyor. İnşallah başına girer bu husus.

Bir şampiyonluk rakibimiz dün gece uyandı. Ortalığa iletiler atıyorlar. Biz ilgileyle zevkle ilgilendik. Biz karşılık vermedikçe daha da delirdiler. Hiç konuşmayan bu kulüp bu sefer benim sesimi kullanarak bir görüntü hazırladı. Ben Fazla Komik buluyorum. Hiç konuşmayan kulüp artık uyandı.

8 Mart’ta bir kümesi temizleyip, kendi istedikleri hakemleri getireceklerdi. Tüm hakem imtihanlarını o Devre kaldırdılar. Biz bu türlü saçmalık olur mu diyerek bunu engelledik. Gelin televizyonda tartışalım dedik. Madem inanıyorsunuz, algı yapıyorsunuz. neden gelmiyorsunuz?

O topluluğun artık pompaladıkları şey, ‘Bitirmeyiz’ lafını ‘Ya ben onu kazara söyledim’ lafı tekraren pişiriliyor. Bizim bir Tane yüzümüz var, özelde de genelde de tıpkı. Bitirtmeyiz, etmeyiz falan. Biz bu türlü olur muyuz, hayır. Biz o denli bir kulüp değiliz. Kulüpler Birliği Lideri sıfatıyla Ali Koç devamlı federasyonda. nihayet toplantıda reis kendi açıkladı. ”Ali Koç bir kez bile bizimle gelmedi” diye.

Ben Amerika’dayken haber çıktı. Ali Koç Yeniden TFF’de. Sonra Geri döndüm. Bu sefer Ali Koç ve TFF İngiltere’de. Ben o gün Fenerbahçe’nin maçındaydım. Palavra söylemek, iftira atmak o kadar kolay oldu ki artık hakikat söyleyen doğrusunu ispat etmek zorunda. Konutta de değilim. Maçtayım. Bunlar 2 ay bunu pişirdiler. nihayet olarak resmi ağızdan benim Biricik başıma federasyon ziyaretimin sakınca olacağını lisana getirdiler.

“En kısa vakitte, acilen VAR’ı Türk hakemlerinden kurtarmalıyız. Dün bunu söylemeye gittik, ağlamaya gitmedik. Tahlille gittik. istikbal dönem yarı-otomatik ofsayt sistemi de gelecek. En kısa vakitte yabancı Mevcut hakemleri Türk futboluna getirilmelidir. Mevcut olmazsa olmazdır. Ama Fenerbahçe’ye kullanıldığı üzere kullanıldığı Vakit futbol için bir canavardır.”

Yapay zeka atamaları… Prensipte destekliyoruz. fakat bu harika çalışana kadar birkaç dönem geçecektir. Gerçek kullanıldığı Vakit da fayda sağlayacaktır. Artık hakem işleri bir kişinin iki dudağı ortasında olmamalıdır.

Esas suçludan biri Koray Gençlerler olabilir. Kim bu adam? 2 sene evvel başkan gidiyorduk, Konyaspor maçında Pelkas olağanüstü bir gol atmıştı. Ağzımız Aleni kalmıştı. Gole sevinirken, eli icat eden ve durumu iptal eden VAR’daki hakem. Sıradaki maça Serkan Çimen atandı. 2 sefer İzah yaptığımız hakem. Atilla Karaoğlan… Sivas maçının yanında eşantiyon olarak verdiler o kayıtları da. Bence haksızlıktı. Erkan Özdamar’ı kurtarmak için verdiler Beşiktaş maçını.

Bu sene Yine Konyaspor maçı. Valencia aptalca bir devinim yapıyor ancak hakem görmüyor. Bana nazaran sarı kartla cezalandırılabilir. VAR’da Yine Koray Gençerler.

Erkan Özdamar ve Atilla Karaoğlan’a uzun mühlet vazife verilmeyeceği söylendi lakin 6 hafta sonra misyon aldılar. Bu mu uzun mühlet? Hele Özdamar… Gevşeklik, amatörce maçı katleden adama 6 hafta ceza veriyorlar. Bu türlü saçmalık olur mu? Değiştirin sistemi kardeşim.

Atilla Karaoğlan artık ben bu adamla neden tıpkı cezayı aldım diyecek. Bizim maça veriyorlar. latife üzere ya, bu türlü saçmalık olur mu ya.

Böyle Tesadüf görülmedi. Üstün ligde bu dönem ceza çekmiş hakemlerin hepsinin Geri dönüşü Fenerbahçe maçlarına denk geldi. Ne hale geldik. Derbiye atayacak hakemimiz yok. Hepimiz dua ediyoruz. Halil ümit Meler’e bir şey olmasın, sakatlanmasın diye. Yarın 7. derbi maçı oynanacak. nihayet 4 derbinin hakemi Halil ümit Meler…

Adana Demirspor maçında yaşananlar, hakem kusuru değildir. Organize kötülüktür. Aleni net şeffaf. Dünyada nihayet 6 dönem içinde nihayet haftada 3 Defa şampiyonluk kaçıran kaç ekip vardır? Bence yoktur.

Dünyada kaç kadronun otobüsü kurşunlandı? Hala faili meçhuldür. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ayıbıdır bu! Çağırın bizi savcılığa söyleyelim bildiğimizi. Tahminen hayatta değildir bu beşerler. TFF’ye atak oluyor, İlah korusun bir daha olmasın, sonraki gün zanlı bulunuyor. Türkiye kudretli bir devlettir.

Bizim 2011’den beri uğradığımız atakların, maddi kayıpların nasıl telafi edileceğini devlet, hükümet düşünmüyor ve telafi etmiyorsa bunlarda işin içindedir. Biz figüran mı olacağız yoksa uzun vadeli çıkarlarımızı müdafaa ve ülke futbolunu temizleme ismine bugünlerden feragat mı edeceğiz bunun kararını vereceğiz. Ben kendi başkanlığımı feda etmeye hazırım. Ligden çekilme üzere saçma sapan bir şey yok. Sakın aklınızdan bile geçirmeyin.

Ligden çekilme üzere saçma sapan bir şey yok. Sakın aklınızdan bile geçirmeyin.

Maddede şu yazıyor. Bir dönem boyunca müsabaka kıyafetiyle alana gelmeyen, karşılaşmaya çıkmayan kadro hakkında hükmen yenilgi kararı verilmekle birlikte puan silinir. Ve ilgili kulüp hakemlerin masraflarını ve öteki masrafları karşılaşayacak tazminatı ödemek zorundadır. Bir dönem boyunca 2 maça maça gelmeyen, çıkmayan kadro ismine hükmen yenik edilmenin yanı Dizi ligden çıkarılır. Bu kadroyla oynayacak kadrolar ise hükmen galip sayılır.

Maça çıkıp 1 dakika sonra alandan ayrılmak bu dönemi feda etmektir. ancak geleceğimiz için Değerli adımdır. 11-3 devam etme kararı çıktı. Ben o 3 şahıs ortasındaydım. Biz bunu oyladık dün. Bunu illa Konya maçında da yapmak zorunda değiliz. Bu türlü devam ederse, Öbür maçta da devam ederiz. 11’e 3 devam kararı çıktı. Ben 3’ten biriydim. Artık kâfi. Siz bu camiayı ciddiye almıyorsunuz, yeri geliyor katlediyorsunuz, yeri geliyor ısıra ısıra yiyorsunuz.

Daha sonra Laf Meydan YDK Lideri Uğur Dündar, “Yönetim kendi içinde bir oylama yapmış ve devam kararı çıkmıştır. Bizler de sizin gerinizde bir Tüm olarak devinim edeceğiz. Cumhuriyetin yüzüncü yılında Cumhuriyetin Feneri ışığını saçmazsa Türkiye karanlığa döner anlaşıyla bir ve Tüm olarak devam edeceğiz. En Aka Fenerbahçe dedirteceğiz. Bundan sonra yapsınlar, çıksınlar ortaya görelim.” dedi.

Tekrar Laf Meydan Fenerbahçe Kulübü Lideri Ali Koç, konuşmasına şöyle devam etti:

“Fenerbahçe’nin olmadığı bir Muhteşem Lig, Üstün Lig değildir. Rakip ekip ne diyor, ‘Biz her yerdeyiz’ diyor. Biz her yerde değiliz, doğrunun yanındayız. 20 yıldır TFF’nin içine yuvalanmadık, kendimize çalışan bir medya ordusu yaratmadık, yaratmayız da.

Fenerbahçe’nin olmadığı bir Harika Lig, Harika Lig değildir. Rakip kadro ne diyor, ‘Biz her yerdeyiz’ diyor. Biz her yerde değiliz, doğrunun yanındayız. 20 yıldır TFF’nin içine yuvalanmadık, kendimize çalışan bir medya ordusu yaratmadık, yaratmayız da.

18 sene başkanvekili olarak kulübümüzde vazife yapmış, sonrasında TFF Lideri olmuş insan bizi şikeyle suçluyor ortanızdan 1 şahıs çıkıp konuşmuyor. Topluluğumuzun ileri gelenleri çıkıp Biricik kelam etmiyor. Biz en Fazla kendimize ziyan veren topluluğuz.

Sözlerime nihayet verirken Galatasaray’a çağrımı tekrarlıyorum. İstediğiniz yerde, istediğiniz vakit, istediğiniz biçimde, istediğiniz şahıslarla. Dilek ederseniz öbür kardeşinizi de getirin.